Ana içeriğe atla

Bir Şarkı Söyleyeceğim

Küçük bir çocuktum eskiden. Büyüdüm. Büyütüldüm. Mecbur bırakıldım. Küçük yaşlarda gereğinden fazla gördüm hayatın acımasız gerçeklerini. Şaşırdım, garipsedim, yalanladım, hakverdim, midem bulandı, iğrendim.. Gerçeklerden nefret ettim. Sahip olduğum her şeyden, bedenimden, ruhumdan.. Aldığım her nefese lanet ettim.Gözümü her kırptığımda daha fazla saydım kirpiklerimi. Gözyaşlarımda gizledim yalnızlığımı. Duvarımdaki her fotoğrafın anısını arkalarına yazıp mor duvarlara sakladım. Rüyalarımda unuttum sevdiklerimi. Kurduğum hayallerde kaybettim çocukluğumu. Pembe panjurlu bir ev hiç hayal etmedim. Güzel yemekler pişirebileceğim bir mutfağı, düşlere dalıp gidebileceğim bembeyaz banyosu, yalanlardan sıyrılmış rüyalar görebileceğim bir çift yatağı ve yıldızların biririne söylediği şarkıları duyabileceğim balkonu olan bir ev istedim sadece..


Kokusunu hiç bilmediğim tenleri sevdim bir gecelik.
Umutlarım can verdi tanımadığım bedenlerde.


Cennetin önünde diz çökeceğim, af dileyeceğim günlerde gelecek elbet.
ama benden önce af dilemesi gereken kişiler varken, benden diz çökmemi beklemeyin.


Ben bir yalnızlığıma diz çöktüm,
bir de sebebi kendi olan gölgelerime..




Tanrı aslında sever hepimizi yalanlarıyla..


¨

Yorumlar

  1. Sever ya... Taparız Tanrımıza... Bazen de tapınmaya yakın dururuz:)

    bir de;
    bazı dünyalar o kadar özel ve geniştir ki ortalama insan zekası onları anlayamaz. Yaftalar sadece... Bu insanlar da sürüden farklı oldukları için çoğu zaman kendilerin suçlarlar.
    Nefes alıp verdiğimiz sürece canlıyız, o yüzden nefesine lanet etme lütfen!

    güzel yazı, paylaşım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. Sürünün içinde oluncada pek işe yaramıyo aslında.Canlı kelimesiyle bitse keşke.
    Ben teşekkür ederim.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Ellerinizden öper :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

E sen bayaa Orospu Çocuğuymuşsun !

Söyle be büyük adam,  ' sayende '  bu kaçıncı 0 (sıfır) ı tüketişim ? Sana ait bütün kelimelerimi tükettim bu gün. Yaptığım en iyi şeyin seni sevmek olduğunu düşündüğüm zamanlara lanet ettim ilk defa. Bunun sebebi sen misin yoksa ben miyim bilinmez. Ama beni hataya sen sürüklemedin,  kendim sürüklendim. Kendim yaptım onca aptallığı. Her defasında inandım.  Güvendim lan güvendim. bu kadar basit miydi seveni kandırmak. Bu kadar mı kolay artık yalan söylemek. Yüzüme bakarken hiç mi için acımadı be adam. Hiç mi gururun yok senin.  Orospu çocukluğu nun bu kadarı da çok fazla. Ben kötü biri değilim. Sadece sessizliği bilirim. Ama artık susmak istemiyorum. İnsanın, sustukça daha da üzüldüğünü biliyorum. Yıprandım. Tükendim. Rüzgarında bi o tarafa bi bu tarafa savruldum. E be vicdansız nasıl yaşarsın sen şimdi o yürekle. Bi de utanmadan, yaptığın onca acımasızlıktan sonra kalkıp bana sevgiden bahsetmez misin.  Ah be oğlum sen ne anlarsın sevgiden, kıymet bilmekten falan. Sen

mutlak mutluluk

bu ara pek mutluyum lan gerçi dersleri saldım gidiyo defter kitap yalan oldu dağaldık. kartalcell çıktı geçmek lazım konuşuyosak aşkımızdan falan yani şu sıralar ortamlar pek iyi ne iş anlamadım (: dershaneye test çözmeye gidiyoruz sınıfa uğramadan eve geliyoruz annemde pek rahat kadın alıştı tabi bişi demiyo bıktım lan okuldan sırf sabah ve çıkışlarda dumanlanmak için gidiyorum ortam olsun makara olsun başka bişey değil neyse nikotinin dibine vurmaktayım aç karnınada pek iyi gidiyorki sorma zevki sonum hiç iyi değil patlicam bi günde hadi hayırlısı. karmaşık duygular içindeyim özlem duygusu ağır basmakta tabi kaç gündür sonunda bi görebildim oda görmekse tabi özlüyorumm abi özlüyorum ama umrundamı değil neden? soruyorumda bi cevap yok karmaşaya sokmaktan başka bişey değilsin D* neyse nikotine devam ..

o2.36 *

oyunun adı aşk kan ve gül sen katilsin bense maktül.. istediğin gibi yazıp yönettiğin oyunda başrol oynamak.. daha mutlu olabiliceğim başrol tekliflerini reddederken gelebiliceğim son noktayı hiç düşünmemiştim. sen yazdın. sen yönettin. oyunun bitiminde oyuncu ağlasada sen mutlu oldun.. evet. çünkü başarmıştın. her şey istediğin gibi gitmiş, büyük kazançlar sağlamıştın. bulduğun o saf , aptal aşık oyuncuyu hiç düşünmemiştin. tıpkı kendi sonumu düşünmediğim gibi. Günler geçtikçe daha da bulanıyor renkler. resmimi tamamlayamamaktan korkuyorum. fırçamdaki ıslaklığın ; kendini eskimiş , işe yaramaz bir hale getirmesinden, paletimdeki renklerin yıllanmışlığının bozulmasından, sonrada hayalimi alacalı bir çıkmaza sokmasından korkuyorum. ama tualimi ve renklerimide bir o kadar seviyorum.. Şimdi tualimimi mi tamamlamalıyım ; yoksa öylece bırakıp başkasının en güzel haliyle tamamlamasını mı beklemeliyim ? ne dersiniz , hangisini başarabilirim ? bilemiyorum..