Öyle bir şey ki dört duvar ne kadar dar gelebilirse o kadar dar geliyor. Bahçemdeki çiçekler soldu. Baharı tanımayan ruh halim sanki her şeye yansıyor. Bütün rüzgarlar kavga edermiş gibi esiyor. Sürükleniyorum. Bilmediğim bir yolda rüzgar üstümde yürüyorum. Kulağımda sevmediğim şarkılar. Ceza veriyorum sanki kendime. Hayır diyorum büyüyeceksin. Dinleye dinleye duymamayı öğreneceksin. Yürüdükçe güçlenecek, sabretmeyi öğreneceksin. Yokluğa alışacaksın. Sevmediğin, istemediğin ne varsa alıştıracaksın kendini. Akşamları içtiğin 2 duble rakının keyfini çıkarabilmek için, içtikçe unutmak için alışacaksın. Öfkeyle kırdığın pencerenin camından giren o keskin soğukla kalbini donduracaksın. Hissetmemek için göz pınarlarını kurutacaksın. Yutkunamadığın her anın için biraz daha içeceksin. İçtikçe gecede biraz daha kaybolacaksın. Kimler gelmiş sor kalbine. Kimler gidebilir kalbinden düşün. Gri hayatını ne kadar pembeye çevirebilirsin ki? Vazgeç çocuk, alışmak cahilliğin son noktası gibidir
Kozmopolit yapının içinde sığlaşan fenomenlerim ..